Korona Günlerinde Taşınma


Korona,karantina,ramazan üçlemesinde acaba daha daha nasıl zorlayabiliriz şartları diye düşündük düşündük "taşınalım yahu"dedik.Daha farklı anlatmak isterdim ama bence özü bu.Yedi yıldır oturduğumuz kendimize ait olan evden çıkıp kiracılığa terfi ettik ki buda insanların anlamakta zorlandığı ikinci şey,üçüncüsü de artık 5+1 dairelerin normalleştiği bir şehirde üç odalı bir evden iki odalı bir eve gitmemiz. Minimalizm falan dememek için sıkacağım kendimi,biliyorum sonradan bir taraflarıyla gülüyorlar:)Ne malizim ? minimalizm -o neymiş be? -fakirliğin yeni adı puhaaaa:)kimin ne düşündüğü çokta umurumda değil ama bir açıklama beklemeleri yorucu olabiliyor.Sonuçta evlisin çocuk falan,biraz daha kurumsal bir yapı oluşunca o minvalde bir açıklama bekleniyor.Aga canım istedi diye-bilemezsin.Sağlıklı sıhhatli atlattık bu süreci daha ne olsun bundan sonrası çok ta mühim değil.Yarasa yiyen bir arkadaş yüzünden iç anadolunun en içinde günlük rutinim alt üst oldu.Binlerce insanın ölümünü her akşam ekrana çıkan bir çeteleden takip ettim eskiden de iplemezdim ama şimdi her türlü boş verdim lüzumsuz ayrıntıları.
Korona'nın ilk günlerindeMarquez ile tanıştım "Kolera Günlerinde Aşk"ile.Taşınma sürecinde biraz sürünse de,şu an "Yüzyıllık Yalnızlığı" okuyorum.Nasıl becerdik bilmiyorum cep boy almışız kitabı o yüzden biraz sayfalarını çevirmesi zorladı.Kargocu emekçilere ekstra yük olmamak adına değiştirmedim.

Herhangi bir dizi platform üyeliğim yok,evde İnternet bağlantısı da yok.Beğendiğim dizileri korsan bir amcamız indirip satıyor sağ olsun:)Blog komşularından birisinin tavsiyesiydi "The Durrells"çok çok teşekkür ederim aile boyu oturup rahat rahat izledik.Netflix yapımları gibi, sakin sakin sokakta yürürken hop yatağa atlayan ön sevişmesiz sahneler yoktu.Konusu-oyunculuklar on numaraydı,sıcacık sahnelerin çoğu görsel şölen gibiydi.Baya evin salonunda bir anlığına da olsa yunan adalarında gibi hissettiğim çok zaman oldu.Araya Şahsiyet dizisini de ekledim Haluk Bilginer'in oyunculuğunu ayrı senaryonun son dakikaya kadar heyecanını yitirmemesini ayrı sevdim..Neyse benden bu kadar arada gelir yazarım.Mali müşavir olmaktan mütevellit,sokağa çıkma yasağından muafım.Bir ihtiyacınız olursa alo deyin:)Zira biz ülkeyi kurtarıyor olacağız vergi şu bu derken arada sizi de görürüm:P



Yorumlar

  1. Bu dönem benimde aklımdan geçmedi diyemem ama siz başarmışsınız tebrik ederim. Biz zaten kiracıyız memnun değilim hiç, off dedim zaten eve tıkılıyım bari huzurlu bir yerde olayım, gökten çöp falan yağdı bir müddet epey sınırlarımı zorladılar, sonra oturduk kaldık yerimizde hayırlısı :) ah şu cevap bekleyen tayfa hiç kurtulamıyor insan bunlardan sanane kardeşim, asıl bunları hiç kaale almamak lazım. Marquez hiç okumadım yüzyıllık yalnızlık var sanırım bende ama bir ara tanışırız inşallah, Şahsiyet çok sevmiştim bende, muhteşem bir çalışma Haluk Bilginer zaten muhteşem bir oyuncu, Durells merak ettim bakacağım çok teşekkürler, sağlıcakla kalın :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Derya naçizane tavsiyem erteleme,şu boktan günlerde gördüğümüz gibi tahmin ettiğimiz kadar zamanımız olmayabilir.Umarım gönlünce bir ev bulursun.Marquez çok yabancı olduğum bir kültürün parçası ama kalemi öyle güçlü ki yavaş yavaş alışıyorum sanki.Durells tan sonra ege adalarına taşınmaya karar verebilirsin öyle hoş ki umarım sende ben kadar zevk alırsın.

      Sil
    2. Çok oğru söylüyorsun, arıyorum bakınıyorum karşıma çıkan iyi fırsatta hemen inşallah, Marquezi daha fazla ertelemeyeyim o zaman, Ahhh Ege hayali hep var, keşke oralarda olsak herşey değişiyorya bir anda belki bizdede değişir kimbilir :)

      Sil
  2. İyi yapmışsınız, inşallah çok mutlu olun yeni evde ❤ Şu geçtiğimiz 3 ayı yaşadıktan sonra hala başkasının hayatını didikleyecek motivasyon kaldıysa bu insanlarda, ne diyeyim, hiçbir şey öğrenmemişler.

    Nasıl buldun Kolera Günlerinde Aşk'ı? Beğendin mi?

    Ay Durrells'i bayılarak izledik evde ama bir süre sonra kocam "EĞER BU EVSE VE BU HAYATSA BİZ NE YAŞIYORUZ, BU BİZİMKİ EV DEĞİL O ZAMAN?!!" diye isyan etti ahhahhha :D Bizim ev, dizidekiyle karşılaştırınca bir depo, bir köy bakkalıymış. Ben de isterim evden çıkıp o çardağın altında oturayım, iki adım yürüyüp kendimi denize atayım. İç Anadolu'da deniz vardı da kıyısına mı yerleşmedik :/

    Korsan amca deyince sen, gözümün önüne tahta bacaklı, omzunda papağanıyla pipo içen biri geldi :D

    YanıtlaSil
  3. Marquez'in kalemi silah gibiymiş,kitabı çok beğendim,sadece karakterler İlk sırada Fermina uyuz etti beni,sanki aşksız bir evliliği tercih etti kibiri yüzünden ya da bana öyle geldi.Çok su götürür hikâye, başka bir yaşımda tekrar okuyacağım kitabı,teşşekkürler hem iyi dileklerin Hem de Marquez için❤ya o evi kaç kere boyadım,perdeler aldım hayali,korsan görünüşte değil de kafa olarak tam bir korsan,bu dizi bizde bile yok deyip iki dakikada indirmiş😁oğlum yüzünden çok direndim internete evde,ama karantina zorladı.Nurtopu gibi bir abonelik olacak sanırım

    YanıtlaSil
  4. Marquezın dılı bana hep agır gelmıştir karısık sankı oyuzden yanasmadım hıc.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani bazı cümleleri tekrar okuma isteği oldu bazen,ama çeviri çok güzel belki ağır gelmedi,bazen zaman değiştirip tekrar şans vermek gerekiyor,bir başka zaman daha akıcı gelebilir kokoş

      Sil

Yorum Gönder

Teşekkürler..

Bu blogdaki popüler yayınlar

Korona Günlerinde Kış Hazırlıkları

Ömer Lütfi Lülü Efendi Konağı

Şampuansız Üç Yılın Ardından