uuşt dogs mod one!




Size bir gelin kaynana dedikodusu yazardım beş yıl üstüne bu minvalde bir dedikodu dinleyemezdiniz. Ama ben aile içinde blogun ne kadar ifşa olduğunu bilemediğimden detayları romanıma saklayacağım.Aha roman çok iddialı oldu "Gelin-kaynana kullanma kılavuzu" olsun onun adı.Normalde bu tarz bir ilişkimiz yoktur gayet İskandinav bir gelin oldum on beş yıl süresince
"No kaynana no problema"uzaktan uzağa mesafeli ama bir ihtiyacı olduğunda var olduğum bir ilişki.Geçenlerde aile içi başka bir gelin kişisi dert yanarken soğuk slavlığımla -hımm yok benimki zararsız demiştim.Bayram dönüşü alnına yazma bağlamış baya etnik bir gelindim "oy ben nirelere gidem"diye diye dolanıyordum.Kendi yöresel acımdan çok karşı tarafın bu ani değişimi şaşırttı.Bir insanın on beş yıldan sonra size tutumu şu-bu her şey değişirmiş.Burada uzuun uzuun anlatamam bu değişim bir günde olmadı ama benim sebep olduğum durumlar değilde onun hayatındaki köklü değişimler sebep oldu değişimine.Misal kocası öldü rahmetliden çok korkardı sanırım vitesi ilk boşa alması bu yüzdendir. bu elde var bir işte iki üç hep kitapta alın okuyun cimrilik etmeyin:)Şimdi mevzu bundan sonra benim vereceğim tepki takınacağım tutum.İlk müsabaka benim evdeydi ve Allah sizi inandırsın savunma bile yapmadım sadece izledim of bile demeden.Sizde hak verirsiniz verin bence yoksa sizden alırım hıncımı, cennet mahallesi modunda bir saldırı karşısında slaw soğukluğu anca ciğer soldurur.Yumruk olur boğazda düğümlenir de Allah muhafaza troid guatr gibi hastalıklara sebep olur.Ha başka yazılarda defalarca söyledim içimde Gırgıriyedeki Perran Kutmanın oynadığı Sabahat hep vardı.Çünkü doğup büyüdüğüm mahallede geç onu ailemde öyle benzer karakterler vardı ki bunun adı neyse kadın terörü diyeyim ben ona hah işte buna dair tüm argümanlara sahibim.Ama ben binlerce yıldır bu tarz insanlardan uzak durdum,yoga yapıp doğadaki minik mucizeleri anlamlandırdım "anam boşamı gidecedii"bak gene yöresel moda geçtim:) Allah biliyor ya iyi ile kötü arasındaki fark kıldan ince bir çizgi.Ben çizgimi korumak adına çok savaş verdim.Gönül kırmak yerine sevmeyi seçtim sevemediğimden zaten uzak durdum ailemi çıkarsan hayatımda 3-5 insan oluşu hep bundan.Kırkıma yaklaşıyorum sorsan içindeki Sebayat öldü mü?ölmedi ama ben onu içimin en karanlık kuytu köşelerine kilitledim.Ekmek su vermedim,insan içine çıkarmadım.Bugünlerde konuşmaya başladı belki ama insan etiiyle besleyeceğim günler gelmedi:)Bildiğim şu ki seviyeyi oraya taşır içimdeki Sebayata yol verirsem kendimden soğurum.İçimde kara bulutlarla dolaşırken oğluma bile gülümseyerek bakamadığımı fark ettim çünkü bir kaç kere ısrarla -Anne sen bana kızgın mısın niye öyle bakıyorsun dedi.Bu kendime haksızlık ama diğer yandan eğer tarz bu şekilde devam edecekse ki görünen buz dağının çükü bence, böyle susup mal gibi bakmak  bana hiç iyi gelmeyecek.Derdini s..eyim diyen arkadaşlara limonata verip salon dışına alayım -ah anneem neler var neler diyecek herkesleri yoruma:)

Yorumlar

  1. Çok güldüm biraz da benim kayınvalideye karşı hırslandım. Ben açık açık dedikodu yapacağım: kadın ingiltere kraliçesi ve bu aslında iyi çünkü uzak ve mesafeliyiz ezelden beri. Birbirimizi uzaktan seviyoruz, elle değil gözle. Lakin bu çocuklar için de geçerli ve garibanların yaşlı akraba stoğu gurbet elde sadece onunla kısıtlı olunca işin rengi değişiyor.. Yahu bi insan hiç mi kucaklamaz öpmez torun, herşey uzaktan. Corona da tüy dikti tabii tam 3 ay görüşmedi bizle. Biz bu arada dünyadaki en güvenli aileyiz coronamızı olmuş bitirmişiz mis gibi ne akar ne kokar ne bulaşırız ama yok işine geldi. Birleyi affedemiyorum: evde süt bile yok ve arkadaşlar taşıyor marketten çünkü hastayız burnumuzu çıkarmamız yasak. Hiç oralı olmadı bir defa bile sormadı. Sonra iyileştim ilk markete gittiğim gün eşim arıyor: “annemin yumurtası bitmiş alıp eve bırakır mısın”! Almadım vallahi yalan attım dedim kalmamış yumurta... Bir de iki çocukla yold kalma hikayemiz var istennn mi? Ben de yerel ağza geçtim :) sopalık bunlar!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tam derdi ne ki?Seni anlarım eşini okey ama torunlara tepki çok klinik.O yumurtayı bende almazdım insanın zor gününde gelmeyen çölde susuz kalsa basarım kıçına tekmeyi.Ben çok kinciyim bu iyi bir şey değil belki ama kaşınıyorlar ve bundan zevk alıyorlar.Yolda kalma hikayesi yeminlen harry potter kadar kalın kitabı olsa okurum dedikoduya bayılırım:))ama bunlar hep olan şeyler olunca dedikodu denmiyormuş.Kıçından uydurdukların dedikodu kategorisine giriyormuş bu işin bir ehli dostum söyledi:)

      Sil
    2. :))) ohooo sen bana hikaye sor, dolu. fakat önce şunu da belirteyim, ertesi sabah içime sinmedi yumurtayı aldım bıraktım evine. aman ne biliyim ya..
      araba bozuldu yolda kaldık tatil günü almanya'da kimse çalışmaz normalde taksi bile bulamadık, eve 30dk uzaktayız, trene 20dk yürüyüş, iki çocukla. F. "annemi arayayım bari sizi alıp eve bıraksın, ben tamirciyi bekleyeyim" dedi içimden dedim "alacaksın cevabı şimdi", aynen de öyle oldu "ben risk alamam kusura bakmayın"... tabana kuvvet... Ben kinci değilim ama dedikoducuyum görüyorsun :D

      Sil
    3. enteresan,ama var olan olaylar olduğu için dedikodu demiyoruz olanı anlatıyoruz C'ciğim:)Risk iyiymiş

      Sil
    4. yeni yazı var mı diye girdim, yaz yaz yaz! son gelişmeler: bu akşam şubat başından bu yana kaç ay oldu bak, ilk defa beraber açık havada yemek yiyeceğiz, kısmetse :D KV rocks!

      Sil
    5. Çok pis doldum lakin yazmak bir yana post bile okuyamıyorum,tez zamanda dönüş yapacağım.Yemek işine çok sevindim nispet yapmak değil pislik yamak niyetim :))ben iki günlüğüne bir deniz tatili yaptım geldim Antalyalarda

      Sil
  2. Taa kil tabletlerde var gelin-kaynana olayı. Bir zaman feci durumdaydım gelenekselden öte birazda kölelik, ezilme aşağılama vardı, çok çektim çoook :) sonra bir gün kendi kendilerini ifşa edip yine kendileri sildiler hayatımızdan, şimdi dımdızlağız sadece benim ablam ve abimden oluşan bir ailemiz var :) evet biraz eksik gibiyiz hatta bomboşuz, çocuklarına kale gibi kapı gibi destek ana-baba görünce kıskanıp ulan ne kadersizmişiz diyorum ama en azından onlar kaynaklı huzursuzluğum yok, ah yavrum kızgınmısın bana diyen dillerine kurban, aman o üzülmesin. Gerisi tırı vırı-hiç de bir yöntem veya denenmiş iyi birşeylerim ama sakin ve yerinde konuşup susmamak bir de eş desteği çok mühim onu biliyorum iskandinav gelin :) kolaylıklar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. derya çıkış noktamız 2+1 daireyi eziklemekle başladı,ve bunu evi hiç görmeden yapmaya başladı.Eşime insan hiç görmediği bir evi niye kötüler diye sordum.erkekleri bilirsin tek çekirdek, ya buralarda herkes büyük ev seviyor ya ondan falan dedi,değil dedim ve dünde kaynağından öğrendim birileri 2+1 eve niye gidilir misafir gelmesin yatmasın diye gidilir diye doldurup doldurup salmış.Tanıdıklarımın çoğu 4-5 odalı evlerde yaşıyor ama kimse koynunu açmış kaynanasını yatıya beklemiyor:)Ben sizin durumunuza üzüldüm,en azından torunundan kopmaz insan.Ama kalabalık aile mi huzur mu dersen huzur en önemlisi.

      Sil
    2. Nasıl tanıdık anlatamam, birşeylerden birşeyler çıkartmaca yapılanlar hep de onlar odaklıymış gibi, birde kötüleme var mantığını ve aklını devreden çıkaran kocalar. Herkes ona şaşırıyor bende hala çözemedim ne çeşit insanlar beni veya bizi tamam ama çocuğumuza da tahammülleri yokmuş demek ki acıtıyor tabi azıcık :(

      Sil
  3. Şeyi yazmayı unuttum blogtan bişey yazmaya gelmiyor valla onunla da başım derde girmişti brnim görümcem okuyup yetiştirmişti hemen, kıyamet koptu tabi, üstelik o derece net ve açık olmamasına rağmen :) yarası olan hemen gocunuyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hah ha o kadarını göze almasam zaten yazmazdım ama yine de uyarın için teşekkürler:)anonim bir dedikodu bloğu açsak süper olacak

      Sil
    2. güzel fikir :) anonim dedikodu bloğu

      Sil

Yorum Gönder

Teşekkürler..

Bu blogdaki popüler yayınlar

Korona Günlerinde Kış Hazırlıkları

Ömer Lütfi Lülü Efendi Konağı

Şampuansız Üç Yılın Ardından