Earth Abides isimli diziyi izledim geçenlerde,söylemiş miydim artık kurgu kitaplara,film ve dizilere tahammülüm git gide azalıyor.Ortalıkta dolanan popüler yapımlarda dahil buna.Geçen ay bir ergen dizisi vardı ingiliz yapımı,beyime ayıp olmasın diye izledim yoksa ilk bölümde bitti benim için.Yeminlen iki tokat çakılarak çözülecek çok şey olduğuna inancım yaşım ilerledikçe artıyor.Sen de; huysuz bir ihtiyara dönüşüyorum,ben diyeyim;hayat bir ergene arkadaşını öldürebileceği ihtimalini düşündürecek kadar özgür bir yer olmamalı.Korkmalı anlıyor musun bir bedeli olmalı.Ben çocukken Tanrının olmama ihtimalini düşünürken burulan yerlerim,yahut bir ağacın gövdesine adımı kazımak isterken beni engelleyen o karanlık korku.Bunlar din-toplum-devlet ortak yapımı stopperler değil miydi?Gerekli miydi?Bence çokta gerekliydi. Kötülükten bazen inancımız gereği(neye inandığından bağımsız),kanunların yaptırım gücünün sertliği bazende yan komşu dedikodumuzu yapmasın diye uzak durmaz mıyız?Yoksa hepi...
Bugün sabah öğle arası uzuuun telefon görüşmeleri öğleden sonrası ütü ile geçti,ev işlerinin en sıkıcı olanı ile jübile yaptım galiba.Ardowski'nin okulu online eğitime geçti sabah on ile on yedi arası dediler uzun değil mi falan desek de sonrasında aklıma öğretmenlerin maaşları geldi,özel okullardaki öğretmenler maaşlarını alabilecekler mi?Seyyar satıcılar,pazarcılar bir yerden sonra canımızı kurtarsak bile geçim derdine düşecek insanlar düşüncesi korkutuyor beni.depresif konulara girmesem iyi olacak dün arkadaşıma önlemimizi alıyoruz bırak hasta olacaksak ondan sonra üzülelim şimdiden değil dedim.Sabah bir uzmana anne sütünden bulaşır mı bu virüs dediler uzman evet dedi,karşısındaki başka bir profesör öyle bir şey olmaz maske takılıp emzirmeli dünya sağlık örgütünün hasta bir anne için bile önerisi bu dedi.Uzmanların kafası da karışık.Bu süreçte bilmediğimiz emin olmadığımız şeyler konusunda bilmiyorum seçeneğini kullansak iyi olacak.Cem Yılmaz'ın "Faruk eczanesiiii" repliğine dönüyor muhabbet bir süre sonra.Telefondan punto ayarlayamayınca oniki yaşındaki laptop'a mum oldum ya:)bugün oğluma dün boyaması için verdiğim mısır kutusuna kaktüs ektirdim.bol çiçekli günlerimiz olsun ne diyeyim
Neyse sağlık olsunda,ben komşumuz ile lokmamızı paylaştığımız bir dünya hayal ediyorum virüs sonrası
YanıtlaSilOğlunuza ne güzel aktiviteler yaptırıyorsunuz Ağaç yaşken eğilir. Umarım büyüdüğünde de bu tür şeyleri severek yapar.
YanıtlaSilÇocuklar hevesli yetenekli kim bilir anasına çekerse sever böyle şeyleri teşekkür ederiz❤
SilOh çok şükür, çok sevindim bu puntoya:) Oniki yaşında da olsa laptop akıllı telefona bin basar. Boyayınca ne güzel olmuş dandik bi metal kutu. Çok iyi fikir. Metal boyası mı o, yoksa başka bi tip boya mı? Evde akrilik boya var da, ahşap sehpayı boyayacaktım, henüz girişmedim. Onunla metal da boyayabilir miyim acep?
YanıtlaSilBende dün klavyenin başına oturunca oh dedim😊Akrilik boya ben çelik kapı bile boyadım bu boya ile.İki yıl oldu mis gibi vernik bile atmadım
SilOğlumda kaktüsü çok seviyor. Hafta sonu bende ona yoğurt kovası vereyim. O da boyasın.:)
YanıtlaSilNiye olmasın,kolay gelsin
SilOy ne şirin herşey mavi...
YanıtlaSil💗iç Anadolu'da deniz özlemi hastalığı
SilBen de gördüm anne sütü tartışmasını. En sinir bozucu yanı bu herhalde, kesin olmayan durumlar. Gözümün önüne harıl harıl çalışan doktorlar, bilim insanları getiriyorum, biraz iyi geliyor :)
YanıtlaSilAy ne güzel bir mavi hakikaten ♥ Süper aktivite, canı gönülden destekliyorum bitki ekimini :)
ya o bilinmezliğin evlerine ateşler düşsün, dünyada yüzü gülmesin onun! :))
YanıtlaSilSaçaklı Pensilvanyadan katılıyor😁
Sil